Avuçlarımda rüzgarı ve güneşi getirdim size…
Avuçlarımda rüzgarı ve güneşi getirdim size…

Avuçlarımda rüzgarı ve güneşi getirdim size…

cropped-serenity.jpgÇok rüzgarlı ve çok güneşli bir gündü 🙂 Rüzgarın uğultusu, vadiye inip tepelere yükselişi, vadinin derinlerinde inlemesi, dalları çıplak kalmış meşe ağaçlarını okşayıp bir kucak dolusu yaprağı toprağın üzerinde daha sakin ve huzurlu köşelere doğru dağıtması, bir kaç şahinin kanatlarının altında kabarıp onlara yoldaş olması…bir kaç dakika boyunca gözleyip, içimdeki rüzgarlarla uyum içinde akmasına izin verdim 😉 Güneş, rüzgarın kıvrımlarında parıldadı… Havanın bu oyuncu yanına nefes verdi, ısıttı, yükseltti. Akmasına, boşluklara dolmasına, genişlemesine izin verdi. Avuçlarımı açtım güneşe… Rüzgarla birlikte doldurdum, derin bir nefes alıp içime çektim havayı, güneşi, rüzgarı…

Kulaklarımda rüzgarın sesi, gözlerimde güneşin ışıltısı, avuçlarımda bu güzel ikilinin sıcaklığıyla kapıyı açtım 🙂 Güneşin ışıltısıyla birlikte rüzgar da daldı içeriye… Kuzine üzerinde kızarmış ekmeklerin “çok şükür verdiğin nimetlere” dedirttiği çıtır kokularla doldurduğu odaya girdim… Bir dolu yürekdaşla aynı sofrada sıcacık sohbete avuçlarımdaki rüzgarı ve güneşi bıraktım. Kendi kanatlarımın altındaki rüzgarı dağıttım odaya… hepimiz birlikte yükseldik 🙂

O gün bu gündür, rüzgarı ve güneşi sanki aynı dilden konuşuyormuşuz gibi hissediyorum. Bazen rüzgara binip dolanıyor, bazen güneşi koynuma alıp ısınıyorum… O anda bulunduğum yerde olsalar da olmasalar da… Ben onlarla olduktan sonra gerisi kolay! 🙂

Rüzgar ve güneş sevgiyle kucaklasın sizi…

 

Bir yanıt yazın